Hayatımıza birey olarak neden istediğimiz gibi müdahale edemediğimizi ve yönlendiremediğimizi hiç düşünüyor muyuz?

   Dünya üzerinde bazı odak noktaları farkında olmadan bizim yaşantımıza yön verebilmektedir. Hayatımıza yön verenlerin önüne geçebilmemiz ancak kendi özümüze dönerek bu güzel vatanımızın gelecekte yönetim ve denetimde söz sahibi olacak göz nuru evlatlarımıza değer verip her konuda bilinçlendirici eğitim alma imkânı sağlayarak olabilir.

   Eğitim evvela ailede başladığından biz anne ve babalara büyük görevler düşmekte olup kendimizi her yönden geliştirmeliyiz. Yetişen evlatlarımız hayatı sosyal medyadan öğrenirse evden dışarı adımını attığında ateş ile barut arasında kalmaması kaçınılmaz olur. Ateş ile barut arasında yetişen genç aileden yeteri kadar manevi eğimle ruhunu besleyemediğinde zamanla aileden kopma derecesine gelebilmekte ve patlamaya hazır bomba gibi olabilmektedir. Bu durumları yaşamamak için gözümüzün nuru evlatlarımıza İslam ruhunu aşılamamız gerekir.

   Ailesinden gerekli manevi eğitimi alıp eğitime ilk adımı atan evlatlarımıza sahip çıkmak zorunda olduğumuzdan bu vatanın temelini atacak eğitimcilerimize çok büyük görevler düşmektedir. Okula ilk adımını atan evlatlarımızın evvela vatan, bayrak ve insan sevgisini kazanmasını sağlamak amacıyla okuma yazma öğretmeden önce bu vatan ve bayrak uğruna şehit olan geçmişimizin neler yaşadığını görmelerini ve bizim aynı şeyleri yaşamamamız için o günlerde yaşananları hafızalarında yer yapmasını sağlamak amacıyla Çanakkale Şehitliğinin tanıtılması gerekmektedir. Anne baba ve eğitimci olarak Çanakkale ruhunu yaşar ve yaşatırsak farklı düşüncelerle hayatımıza müdahale etmek isteyenlere fırsat vermemiş oluruz.

  İnsanların hayatından İslam ruhu ne kadar uzaklaşırsa insani ilişkiler o derece zayıflıyor. İnsani duygular yok olduğunda da insanlar ancak çıkarları devam ettiği sürece beraber olmaktadır. En küçük birim olan aile dâhil diğer iş ilişkilerinde menfaat üzerine kurulan birlikteliklerde de İslam ruhu olmadığı zaman menfaat ortadan kalktığı anda ne ortaklık, ne dostluk kalıyor eğer aile de menfaatler üzerine kurulduysa o maalesef dağılıyor. Şirketlerin dağılması bir tek ailenin dağılmasının yanında hiçbir önemi yoktur. Çünkü bir ailenin dağılması demek toplumun temelinde meydana gelen depremlerden biridir bu depremler devamlı olmaya başladığında toplum olarak içinde bulunduğumuz durumdan faydalanmak isteyenler sosyal medya vb. yollarla bizi yönlendirme çalışmalarına başlayacaktır.

   Toplumumuzun temel taşı olan aile birimimizi korumak ve Türk milletinin birlik ve beraberlik içinde devamını sağlamak için geleceğimizi ipotek altına vermeyelim. Geleceğimiz olan evlatlarımıza sahip çıkalım maddi olarak her şekilde aç kalınmaz bir vesile kişi rızkını kazanır ama küçük yaşta ruhu aç kalan insan ömür boyu ruhundaki açlık başkaları tarafından doldurulmaktadır. İslam’a ne kadar bağlanırsak birbirimize kenetlenirsek kimse hayatımıza veTürk Milletinin geleceğine ipotek koyamaz. 

            afsar391@hotmail.com (2017)